Karagöz
Oyun Bölümleri
Mukaddime
Oyundan önce perdenin ortasına konan
göstermelik, nâreke (kamıştan yapılmış bir çeşit
düdük) zırıltısı ve tef velvelesi ile kaldırılır.
Göstermelik oyun hakkında fikir veren bir tasvir
olabileceği gibi oyun ile âlakasız bir tasvir
de olabilir. Daha sonra seyirciye göre sol taraftan
Hacıvat semai formunda bir şarkı söyleyerek
gelir, şarkısını bitirdikten sonra perde gazelini
okur.
Perde Gazeli: Perdeden
Göstermelik na’reke vızıltısı ve def velvelesi
eşliğinde kaldırıldıktan sonra Hacıvat tarafından
söylenen uyaklı manzum şiirlerdir. Hayali perde
gazeline başlamadan “Oof Hay Hak!” diye yaratana
seslenir. Oyunların tasavvufî yönlerinin ağırlıklı
olarak vurgulandığı perde gazellerinde, yaratanın
varlığı ve birliği övülürken insanın aciz bir
kul olduğunun altı çizilir. Karagöz’ün ibret
perdesi olduğu ve gösterinin bir ders niteliğinde
olduğu belirtilir.
En bilinen perde gazeli;
Nakş-ı sun’un remz ider hüsnünde rüyet perdesi
Hace-i hükmü ezeldendir hakikat perdesi
Sîreti sûrette mümkündür temaşa eylemek
Hâil olmaz ayn-ı irfâna basiret perdesi
Her neye im’an ile baksan olur iş âşikâr
Kılmış istilâ cihanı hab-ı gaflet perdesi
Bu hayâl-i âlemi gözden geçirmektir hüner
Nice Karagözleri mahvetti bu sûret perdesi
Şem-i aşkın yandırıp tasviri cismindir geçen
Âdemi amed şüt etmekte azimet perdesi
Hangi zılla iltica etsen fena bulmaz acep
Oynatan üstadı gör kurmuş muhabbet perdesi
Dergah-ı Âl-i Abâ’da müstakim ol Kemterî
Gösterir vahdet elin kalktıkça kesret perdesi.
Bu gazel 1312 (H.) senesinde Üsküdar’da ölen
Kemteri mahlasını alan Raşit Ali Efendi’nindir.
Karagöze izafe edilen ve Bursa’da Çekirge yolundaki
mezar taşına 1310 (H.) yılında yazılmıştır.
Bu ve bunun gibi değişik perde gazellerinin
okunmasıyla oyun açılmış olur. Perde gazeli
bitimiyle Hacıvat seyirciyi selamlar ve Karagöz’ü
çağırmak için teganniye başlar. Karagöz bağırmamasını
söylese de Hacıvat bağırmaya devam eder. Bunun
üzerine Karagöz aşağıya atlayıp, Hacıvat’la
alt alta, üst üste kavga ederler. Hacıvat kaçar,
Karagöz sırt üstü yerde yatarken anlamsız sözlerden
oluşan tekerlemesini söyler.
Karagöz Hacıvat’a kızıp söylenirken, “Bir daha
gel bak ben sana neler yaparım” der. Hacıvat
tekrar perdeye gelir ve Mukaddime biter, Muhavere
(söyleşi – atışma) başlar.
Muhavere
Kelime anlamı karşılıklı konuşma olan muhavere,
Karagöz ve Hacıvat’ın tüm özelliklerini bünyesinde
barındıran bir bölümdür. Yanlış anlamalara
dayalı, kelimelerin ses oyunlarıyla farklı
anlamlarda kullanılmaları, ikilinin eğitim
öğretim durumları ve kişilik özellikleri bu
bölümde iyice belirginleşir. Eski oyunlardan
günümüze ulaşan muhavereler asıl oyunun konusuyla
ilgili değildir. Yeni yazılan muhavareler
ise oyunla ilgili olabiliyor. Bu bölüm Karagöz’ün
yabancı sözcükler kullanarak konuşan Hacıvat’ı
yanlış anlaması ya da yanlış anlar görünmesi
üzerine kuruludur. Böylece muhavere, ortaya
türlü cinaslar ve nükteler çıkmasıyla sürer
gider. Muhavereler her konuya açıktır, önceden
bilinen bir muhaverenin içine günlük olaylar
sokulabileceği gibi, günlük olayları şakacı
bir dille eleştiren doğaçlama muhaverelerde
olabilir. Bu Karagöz oynatan ustanın maharetine
ve kültürüne bağlıdır. Evliya Çelebi’nin çok
övdüğü Hayâlî Kör Hasanzade Mehmet Çelebi’nin
akşamdan sabaha dek değişik taklitler yapıp
herkesi hayretler içinde bıraktığı, 18. yüzyıl
sonlarında yetişen Kasımpaşalı Hafız’ın da
gece sabaha kadar sadece Hacıvat ile Karagöz’ü
oynatıp konuşturduğu, dinleyenlerin çatlamak
derecesine geldiği ve vaktin nasıl geçtiğini
fark etmedikleri biliniyor. 18. yüzyıl sonlarında
yetişen hayal küpü Emin Ağa’nın bir söylediği
muhavereyi bir daha söylemez diye şöhreti
vardır.
Muhavere bölümü Hacıvat’ın Karagöz’den dayak
yiyip kaçması, yalnız kalan Karagöz’ün “Sen
gidersin de ben dururmuyum. Ben de giderim evime
bakalım ayine-i devran ne suretler gösterir”
diyerek çıkması ile sona erer.
Fasıl (Asıl Oyun)
Bu bölümde baştan sona bir oyun oynanır. Oyunlara
ad olan olay örgüsü fasıl bölümünde geçer.
Akışa göre kendi kılık ve şiveleri ile çeşitli
tipler perdeye gelip giderler. Gelen her tip
kendi müziği eşliğinde şarkısını söyler.
Bitiş
Fasıl bölümü sona erdikten sonra Karagöz ile
Hacıvat perdeye gelirler. Karagöz Hacıvat’ı
tekrar döver, bunun üzerine Hacıvat “Yıktın
perdeyi eyledin viran, varayım sahibine haber
vereyim heman” der ve seyirciyi selamlayarak
çıkar. Karagöz’de “Her ne kadar sürç-i lisan
ettikse affola! Hacıvat bir dahaki oyunda
yakan elime bir geçer bak neler ederim sana
neler” der ve seyirciyi selamlayarak çıkar.
Perde arkasındaki ışığın sönmesiyle oyun sona
erer. |